Kardeşlerim! Aziz Müminler!
İnsanın, sorumluluk yükünü yavaş yavaş taşımaya başladığı, en deli dolu, en heyecanlı ve en aktif çağı gençliktir. Rahmanî duyguların olduğu kadar, nefsanî arzuların da zirve yaptığı bir dönemdir gençlik. Kimileri için kıymeti bilinmeden geçip giden yılların, belki bir ömür boyu sürecek olan zararlı alışkanlıkların da maalesef başlangıcıdır gençlik. Aynı zamanda neş’esini Rabbine kulluk etmekte bulanların, Allah’ın koruması altında gölgelenmekle müjdelendiği[1] bir fırsat çağıdır gençlik.
Kimlik oluşumu ve şahsiyet kazanımının yavaş yavaş şekillenmeye başladığı gençlik döneminde, gençlerimizin farkına varmadan düştükleri hataların başında belki de; kendilerine yanlış rol modeller seçmeleri gelir. Hâlbuki her müslümanın başucu ve başvuru kitabı olması gereken Kur’an-ı Hakîm; hayatın bizzat içinden örnek alabileceğimiz rol modeller sunar gençlere. Rabbini bilen, kendini tanıyan, çevresine güven veren, donanımlı, ilkeli, çalışkan, dürüst ve iffetli gençlerin örnek alınmasını öğütler.
Genç kardeşim! Gencecik çağında İbrahim’i ateşe atmak isteyen Nemrut gibi, seni de ateşlere sürükleyecek nemrutlar çıkacaktır karşına! Aydınlık vadiyle seni ateşe davet edenlere karşı dikkatli ol! Senin örneğin; genç yaşına rağmen büyük bir cesaret ve kararlılıkla tek başına tevhid mücadelesi veren, bu uğurda yerinden yurdundan, canından cananından vazgeçmeyi bile göze alan İbrahim (as) olsun! İbrahim gibi Rabbine, hakka ve hakikate teslimiyeti şiar edinirsen, her yer senin cennetindir.[2]
Genç kardeşim! Dünyanın geçici ve aldatıcı hazlarıyla zamanını heba eden sanal dünyanın şımarık insanları senin örneğin olmasın! Takip edeceğin örneğin; yeryüzü kendilerine dar edilen ve sığınmak zorunda kaldıkları mağarayı imanlarının nuruyla aydınlatan Ashab-ı Kehf’in o gencecik insanları olsun. Hayat yolculuğunda yol arkadaşlarını iyi seçer, o bilinçli gençler gibi helal-haram duyarlılığına sahip olursan, Allah senin de doğru yola yönelişini artıracak[3] ve zamanı senin de lehine akıtacaktır.[4]
Ey genç kardeşim! Senin örneğin, gençliğinin baharında hapse girmeyi iffetsizlik yapmaya tercih eden[5] Yusuf (as) olsun! Onun gibi kendini geliştirir, yanlışlardan sakınır ve insanlığa umut olacak projeler üretirsen; toplumda sevilip sayılan, yetkin bir makama sahip olursun. Ey genç kardeşim! Senin örneğin, gençlik yıllarında güvenilirliğiyle, çalışkanlığıyla ön planda olan, daima iyiliğin yanında, kötülüğün karşısında yer alan erdemli genç Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s) olsun. Sen de gençlik enerjini insanlığa rahmet olmakla harcarsan, o Rasûlün davasına destek olan bir ensar, bir arkadaş, bir dost olursun.
Genç kardeşlerim! Sizler Peygamberimiz’in de ifadesiyle, bir fidan gibisiniz.[6] Ruhunuz ve karakteriniz hangi tarafa eğilim gösterirse, o yönde büyüyüp gelişeceksiniz. Sizler; sonu Allah’ın rızası olan yola talip olun ve o dosdoğru yolda ilerlemeye devam edin. Okul, meslek eğitimi, iş hayatı, evlilikti derken dini ve manevi gelişiminizi de asla ihmal etmeyin.
Sevgili Gençler!
Sizler camilerin mihrabı, minberi, kürsüsü, kubbesi ve minaresi gibi bu mabetlerin birer asli unsuru olduğunuzu aklınızdan çıkarmayın. Bu camiler sizin eviniz, yuvanız, toplanma alanınız, eğitim ve kültür merkezinizdir. Camilerinize sahip çıkın. Cami gençliği bünyesinde organize edilen sportif, kültürel ve eğitsel faaliyetlerde aktif rol oynayın. Yeni projeler üretin. Gençlik enerjinizi ve heyecanınızı cami merkezli aktivitelerle taçlandırın. Birkaç kişiye alınarak, küserek, kızarak camiye, cemaate ve İslam’a küsmeyin. Din görevlileri olarak bizler, sizler için varız. Elimizden geldiğince sizlerin sorunlarını dinleyip çözüm üretmek için hazırız. Ve sizlere bir cami kadar yakınız.
DİTİB Hutbe Komisyonu
[1] Buhârî, Ezan, 36.
[2] Enbiyâ, 21/69.
[3] Kehf, 18/13.
[4] Kehf, 18/25.
[5] Yusuf, 12/33.
[6] İbn Mâce, Mukaddime, 8.