Kurban Bayramı


Kardeşlerim!

Böyle bir bayram günüydü. Sevgili Peygamberimiz kurbanını kesmiş, fakir ve yoksullara dağıtılmak üzere evine bırakmıştı.  Bir süre sonra evine döndüğünde eşi Hz. Âişe’ye kurbanın dağıtılıp dağıtılmadığını sordu. Hz. Âişe “Hepsini dağıttım, bize sadece şu bir parça kürek kemiği kaldı, yâ Rasûlallâh!” şeklinde cevap verince, Efendimiz (s.a.s.) infak ve paylaşma ahlakının şu zirve sözünü söyledi: “Desene Âişem, bu kürek kemiği hariç, aslında diğer dağıttıklarımız bize kalmış!”[1]

Sevgili Kardeşlerim!

Bizleri sağlık ve afiyet içerisinde bugüne, bir kutlu Kurban Bayramı sabahına daha kavuşturan ve şu yüce mabette buluşturan Rabbimize sonsuz hamd ü senalar olsun. "Ben kurban olarak adanan iki babanın, yani Hz. İsmail ve Abdullah’ın, oğluyum"[2] buyuran Hz. Muhammed Mustafa (sav)’e binlerce salât ve selam olsun.

Değerli Mü’minler!

Bugün; aynı Allah’a inanan ve aynı kıbleye yönelen, “Rabbin için namaz kıl ve kurban kes”[3] emrine boyun eğerek teslimiyet içerisinde Allah’a yönelen milyonlarca müslümanın Kurban Bayramı’dır.

Bugün; fakir ve yoksulları, yetim ve kimsesizleri koruyup gözeten engin yürekli, şefkat ve merhamet kahramanı mü’minlerin bayramıdır. Bugün, büyüklerini ziyaret ederek gönüllerini hoş eden, küskünleri barıştıran, uzakları yakın kılarak yüreğindeki neş’eyi ve sevincini başkalarına taşıyan iyilik erlerinin bayramıdır.

Bugün, sadakat ve teslimiyetin bayramıdır. Bu bayram, nefsi terbiye etme, hiç̧ kimseyi incitmeme gayretinin bayramıdır. Bu bayram, sabrı ve şükrü̈ kuşanmanın; varoluşumuzun hikmet ve gayesini bir kez daha anlamanın bayramıdır. Bayramınız mübarek olsun.

Kıymetli Kardeşlerim!

Bayramlar, mü’minler olarak birbirimizle daha çok kenetlenmemize ve kardeşlik hukukunun gereklerini yerine getirmemize vesile olan günlerdir.

Öyleyse, geliniz, bayramı bir gönül kazanma seferberliğine dönüştürelim. Anne-babamızın, kardeşlerimizin, komşularımızın yüzünü̈ güldürelim. Yoksullara, yaşlılara, kimsesizlere, boynu büküklere, hasta ve engelli kardeşlerimize bayram sevinci yaşatalım. Kırılan kalpleri, darılan gönülleri, bayramın bereketi ve güzellikleriyle mamur edelim. Kardeşliğimize, bayram sevincimize engel olan dargınlıkları, küskünlükleri, çekişmeleri, her türlü̈ olumsuzluğu ortadan kaldıralım.

Unutmayalım ki; birbirimize sunduğumuz her bayram hediyesi, bizi Rabbimizin rızasına ulaştıracaktır. Birbirimize sunabileceğimiz en güzel bayram hediyemiz ise kalbimizin derinliklerinden gelen selam ve dualarımız, tebessüm ve ziyaretlerimiz olacaktır.

Bu duygu ve temennilerle Almanya’da yaşayan Müslüman kardeşlerimiz başta olmak üzere aziz milletimizin ve âlem-i İslam’ın bayramını tebrik ediyorum. Kurbanlarımızın makbul, bayramlarımızın mesrur olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum.

 

DİTİB Hutbe Komisyonu

 

[1] Tirmizî, Sıfatu’l-kıyâme 35
[2] Hâkim, Müstedrek, II, 609
[3] Kevser, 2

Cookies erleichtern die Bereitstellung unserer Dienste. Mit der Nutzung unserer Dienste erklären Sie sich damit einverstanden, dass wir Cookies verwenden.

We also use analytics & advertising services. To opt-out click for more information.