Kurbanlarımız Kardeşlik İçin

Kardeşlerim! Aziz Müminler!

Kökleri Hz. Âdem’e uzanan, Hz. İbrahim’in oğlu ile yaşadığı teslimiyet tecrübesiyle zirvelere ulaşan kurban, içerisinde pek çok hikmetler ve hayırlar barındıran Yüce Allah’ın sembol ibadetlerinden bir tanesidir.[1]

Kurban, maddi-manevi her türlü yakınlığı ve yakın olmayı kuşatacak bir anlam yelpazesine sahip bir kavramdır. Dini terminoloji olarak, kendisiyle Allah’a yaklaşılan şeyi, özel olarak da Allah’a yakınlık sağlamak amacıyla Kurban Bayramı günlerinde, belirli şartları taşıyan hayvanları, usulüne uygun olarak kesmeyi ve bu amaçla kesilen hayvanı ifade eder.

Kardeşlerim!

Müminler olarak bizler; “Onların ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşır. O’na ulaşacak olan sadece ve sadece sizin takvânızdır/sorumlu ve duyarlı duruşunuzdur”[2]  ayeti gereğince kurbanlıklara protein ihtiyacımızı karşılayan “et” gözüyle değil, bizleri hem Allah’a hem de kardeşlerimize yakınlaştıran bir “ibadet” gözüyle bakarız.

Bizler, hanımına; “kurbandan bize ne kaldı?” diye sorunca, eşinden aldığı cevap üzerine; “Âişem, desene kalan o kürek kemiği hariç, infak ettiklerimiz bize kalmış”[3] buyurarak ahirete yatırım yapmanın ufkunu çizen, cömert peygamberin ‎(s) ‎ümmetiyiz. Her birimiz, âlemlere rahmet olarak gönderilen o şefkat peygamberinin izini takip ederek, tüm âlemleri kuşatan yardım elleri, gönül erleri olmak durumundayız.

İşte kurban vesilesiyle dünyanın dört bir köşesinde, belki de haritada bile yerini gösteremeyeceğimiz coğrafyalarda, adını sanını bilmediğimiz iman kardeşlerimizle gönül bağı kurabilmenin mutluluğunu yaşarız.

Sadece birkaç kilo et değildir paylaşılan. Her damlası kutsal olan alın terimizi, emeğimizi paylaşırız kardeşlerimizle. Gözlerine ışık, yüzlerine tebessüm, hayatlarına renk katmaya çalışırız. En önemlisi de dünyanın bin bir türlü sıkıntılarıyla boğuşan iman ailemizin yanında olarak, en büyük imkânımızın imanımız olduğunu bir kez daha göstermiş oluruz.

Bizler biliyoruz ki paylaşılan kurban etleri de gıda yardım kolileri de gün gelir tükenir. Fakat mağdur ve muhtaç kardeşlerimizin hayatlarına ektiğimiz sevgi tohumları her daim çiçek açar, meyve verir. Açlık ve sıkıntı dolu günlerden sonra karnı tok bir şekilde uykuya dalan çocuklarını yaşlı gözleriyle izleyen annelerin arşı titreten dualarında olabilmek bir kul için ne büyük bir erdemdir. Rabbim bizlere mazlumun duasında yer alacak adımlar atabilmeyi nasip eylesin.

Kardeşlerim!

Allah’a hamdolsun, yıllardır Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DITIB) teşkilatı olarak Türkiye Diyanet Vakfı ile birlikte büyük bir şeffaflık, titizlik ve özveriyle yürüttüğümüz Kurban Organizasyonumuzu bu yıl “Kurbanını Paylaş, Kardeşinle Yakınlaş” anlayışıyla, dünya çapında yaklaşık 150 ülkenin 500’e yakın farklı bölgesinde gerçekleştirmiş olacağız.  

Bu yıl da milyonlarca aileye siz değerli yardımsever kardeşlerimizin kurban emanetlerini ulaştırarak, mağdur ve mazluma fiili dua olmanın mutluluğunu inşallah hep birlikte yaşayacağız.

Kurban vesilesiyle; ırkları, renkleri, dilleri, cinsiyetleri, kültürleri, yaşam biçimleri, dünya görüşleri ve gelecek beklentileri birbirinden farklı olan büyük iman ailemizle, bir bedenin parçaları gibi birbiriyle irtibatlı, bir binanın tuğlaları gibi birbirine kenetli olduğumuzu bir kez daha ilan etmiş olacağız.

Kurbanlarımızın; kardeşliğimizin, dünya barışımızın ve toplumsal huzurumuzun artmasına vesile olmasını Yüce Rabbimden niyaz eder, sağlık ve afiyet dileklerimle Cumanızı tebrik ederim.


DİTİB Hutbe Komisyonu


 

[1] Hac, 22/36
[2] Hac,22/37
[3] Tirmizî, Kıyâme, 33

Cookies erleichtern die Bereitstellung unserer Dienste. Mit der Nutzung unserer Dienste erklären Sie sich damit einverstanden, dass wir Cookies verwenden.

We also use analytics & advertising services. To opt-out click for more information.