Cennet Annelerin Ayakları Altındadır

وَقَضَى رَبُّكَ أَلاَّ تَعْبُدُواْ إِلاَّ إِيَّاهُ وَبِالْوَالِدَيْنِ إِحْسَانًا إِمَّا يَبْلُغَنَّ عِندَكَ الْكِبَرَ أَحَدُهُمَا أَوْ كِلاَهُمَا فَلاَ تَقُل لَّهُمَآ أُفٍّ وَلاَ تَنْهَرْهُمَا وَقُل لَّهُمَا قَوْلاً كَرِيمًا

 

Değerli Kardeşlerim!
Dinimiz, anne ve baba hakkı üzerinde önemle durmakla birlikte, anneye özel bir önem atfetmektedir. Zira annelerin çocukları üzerinde herkesten fazla emeği bulunmaktadır.

İnsan dünyaya geldiği ve gözünü açtığı zaman karşısında ilk gördüğü annesidir. Yavrusunun kokusunu hissetmediği, onu kollarına almadığı zaman uyuyamayan annedir. Gülüşünü hiç eksik etmeyen, cennetin ayaklarının altına serildiği kişi annedir.

Var mıdır anne kadar önemlisi, anne kadar değerlisi? Var mıdır onun gibi karşılıksız, koşulsuz ve kıyaslanamaz bir sevgiyle sevebilen? Onun kadar önemseyen, düşünen... var mıdır onun kadar değerlisi. Dokuz ay boyunca canından can, kanından kan veren…

Değerli Mü’minler!
Annelerimizin evimizdeki bereket kaynağı olduğunu bilelim. Onlara saygıda kusur etmeyelim. Yaratılanlar içinde insana en yakın olan ve insan üzerinde en çok hakkı bulunan önce anne sonra babadır. Cenab-ı Allah, onları insanın var olması için sebep kılmıştır. Bunun içindir ki Allah Teala, kendisine kulluk edilmesini emrettikten hemen sonra anne baba hakkının önemini zikrederek şöyle buyurmuştur: “Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, ana babanıza da iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, kendilerine ‘öf!’ bile deme; onları azarlama; ikisine de güzel söz söyle. Onları esirgeyerek alçakgönüllülükle üzerlerine kanat ger ve: ‘Rabbim! Küçüklüğümde onlar beni nasıl yetiştirmişlerse, şimdi de sen onlara (öyle) rahmet et!’ diyerek dua et.”1

Bizler belki şimdi büyüdük ve anne veya baba olduk. Buna rağmen anne babamız hayatta iseler bizim için tasalanır ve “Acaba çalışıyor mu ne yapıyor, nasıl?” diye düşünür. Unutmamak gerekir ki insanlar içerisinde kendisine iyi davranılması gereken ilk kişi annemizdir. Efendimiz (s.a.s.) anne hakkını babadan daha önce tutmuştur.2

Değerli Müslümanlar!
Allah hakkı gibi kul hakkının da hiçe sayıldığı şu yaşadığımız zamanda annelerimiz, çocuklarının bir tebessümüne bile muhtaç hâle gelmişlerdir. Çocuklar annelerine karşı güler yüzlü ve tatlı dilli olmalı, onların hayır dualarını almalıdır. Sert sözler ve gülmeyen yüzlerden sakınmalıdır. Allah’a isyanın olmadığı konularda kendisine itaati görev bilmelidir. Hayatın en zor yıllarının yaşandığı yaşlılık ve hastalık zamanlarında yardımlarına koşmalıdır.

Bizler Cennet, annelerin ayakları altındadır”3 buyuran Efendimiz’in (s.a.s.) mesajına kulak vererek Cennete ulaşmanın bir yolunun da buradan geçtiğini unutmamalıyız. Belki bugün annemiz yardıma ve ilgiye muhtaç olabilir ama unutmayalım ki bizler de bir gün gelir aynı yardıma ve ilgiye muhtaç kalabiliriz. Rabbimiz kitabında; Biz insana anne ve babasına iyilik yapmasını tavsiye ettik.”4 buyurur. Unutmamak gerekir ki Anne-babanın çocuğuna yaptığı dua makbuldür. Bu sebeple onların hayır dualarını almaya çalışalım.

İnsanın, Allah’a kulluk ve ibadetten sonra ikinci görev ve sorumluluğu, Allah’ın yarattıklarına karşı vazifelerini yerine getirmesidir.  Hutbeme bir dize ile son vermek istiyorum:

Anne hakkı ödenmez, sevmeye bir ömür yetmez.
Bütün dünya benim olsa, bir tane annem etmez.

 

Murat GÖK
Mosbach DİTİB Mimar Sinan Camii Din Görevlisi

 


1. İsra, 23-24.

2. Buhari, Edeb, 2.

3. Nesâi, Cihad, 12.

4. Ahkaf, 15.

2015-05-08    

Cookies erleichtern die Bereitstellung unserer Dienste. Mit der Nutzung unserer Dienste erklären Sie sich damit einverstanden, dass wir Cookies verwenden.

We also use analytics & advertising services. To opt-out click for more information.