2011 Kurban Bayramı Mesajı

Günümüz toplumlarında dini bayramlar sadece maddileşen algılarımıza manevi bir boyut ve soluk getirmiyor, ama aynı zamanda bizleri bir taraftan tarihin bugün için de örnek ve sembol değer taşıyan gelenekleri ile buluşturuyor, diğer taraftan bu günün insanı için tutunacağı, paylaşacağı, kaynaşacağı ortak değerleri ve sevinçleri oluşturuyor.

İslam’ın her iki büyük dini bayramı, birey ve onun yakın çevresinden başlayarak, inananlarını maddi bağlamda alemşümul bir insanlık algısına, manevi bağlamda yaratıcının birliği ve yaratılmış her şeyin varlığını ancak O’na borçlu olduğu ikrarına dayanan bir üst metafizik kavrayışa ve söyleme yönlendiriyor. Böylece bayramlarımız ve bayramlara hazırlanma süreçlerimiz bireysel ve toplumsal anlamda bizleri arındırıyor, durultuyor, bilinçlendiriyor, hislendiriyor ve kaynaştırıyor. Zihin ve davranış düzeyindeki bu kaynaşma bizi tarihe, dini geleneğe, onun metafizik söylemine, topluma ve dünyaya bir kez daha entegre ediyor. Böylece Müslüman bireyin zihin ve gönlünde sorumluluk duygusu, iyi işler yapma çabası, hata ve yanlışlardan uzak durma gayreti, yalnızca dünya hayatını ön gören bir mahiyette değil, bilakis kalıcı bir ahiret yurdunu da içine alacak genişlik ve derinlikte gerçekleşiyor.

İslam’ın insanları, toplumları kaynaştıran, değer ve kültürleri buluşturan alemşümul mesajının en yoğun ve canlı yaşandığı yer, İbrahim Peygamberin duvarlarını yükselttiği Allah’ın beytini tavaf etme davetine uyup gelenlerin buluştuğu kutsal belde Mekke’dir. Buraya gelenlerin farklı renk ve dillerine rağmen, dünyevi her türlü makam ve ayrıcılıktan arınmış ve sadelikte kaybolmuşlukları onları evrensel bir büyüklüğün eşit parçası kılıyor. Bizlerin Allah katındaki ve insanlık onurundaki eşit oluşumuz gerçekliği bir hac ibadetinde bütün çıplaklığı ile ortaya çıkıyor.


Rahmet sahibi Yaratıcının (Rahman’ın) misafiri olma vasfı ile manevi yoğunluk iklimine gark olan her bir hacı adayı Müslüman, Kabe kadar önemli ve değerli olan bir diğer kardeşiyle aynileşiyor. Kabe etrafında yapılan tavaflara eşlik eden dua ve yakarışların içeriği de bu birlik, eşitlik, teslimiyet ve insanlığı terennüm ediyor. Herkes arınmak, affolunmak, bir daha hataya düşmemek, dünya ve ahiret mutluluğuna erişmek, insanlara faydalı olmak, bütün bir dünyaya esenliği hakim kılmak için Rabb‘ine yakarıyor.

Almanya’lı hacı adayları olarak bu dua ve yakarışlara karışan seslerimizle biz de kendimiz ve siz kardeşlerimiz olarak bağışlanmayı, kemale ermeyi, yanlış anlaşılmaların giderildiği huzurlu bir toplum hayatını sürdürmeyi, buradaki çeşitlilikteki birlik gibi Almanya’nın çoğulcu toplum yapısının güçlenmesini talep ediyoruz.

Bu duygu ve düşüncelerle, bu kutlu beldeden, başta siz Almanya’da yaşayan din kardeşlerimin ve akabinde bütün bir İslam aleminin idrak ettiği Kurban Bayramını kutlar, bizler, çevremiz ve dünyamız için hayırlara ve güzelliklere vesile olmasını yüce Allah’tan niyaz ederim.


Prof. Dr. Ali Dere
DİTİB Genel Başkanı

Cookies erleichtern die Bereitstellung unserer Dienste. Mit der Nutzung unserer Dienste erklären Sie sich damit einverstanden, dass wir Cookies verwenden.

We also use analytics & advertising services. To opt-out click for more information.