Mescit ve Camiler: Rahmân'ın Evleri

Aziz Kardeşlerim!
Okumuş olduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Şüphesiz, insanlar için kurulan ilk ibadet evi, elbette Mekke’de, âlemlere rahmet ve hidayet kaynağı olarak kurulan Kâ’be’dir.”[1]

Okuduğum hadis-i şerifte ise Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: “Her kim Allah için bir mescit inşa ederse, Allah da ona cennette bu mescidin benzeri bir köşk inşa eder.”[2]

Kıymetli Müminler!
Yüce dinimiz İslam, özünde sevgi, merhamet, birlik, beraberlik ve toplumsal dayanışma gibi ulvi ilkeleri içeren bir dindir. Günümüzde bu ilkelerin vücuda geldiği müesseseler, toplumsal bütünlük ve dayanışmanın sağlandığı, ümmet anlayışının sembolü olan camilerimizdir. Camii ve mescitlerimiz, duaların, secdelerin ve tekbirlerin daim olduğu, günahlardan uzak kalınan, güven ve sekinetin sirayet ettiği huzur dolu mekânlardır. Birlik ve beraberliğimizi bozmak isteyenlere, kardeşliğimize fitne tohumlarını ekmeğe çalışanlara, toplumsal düzeni bozup kaos ortamı oluşturanlara karşı camilerimiz her daim bir siper görevi görmektedir.

Değerli Müslümanlar!
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) Mekke’den Medine’ye hicret ederken ilk mescit olan Kuba Mescid’ini inşa etmiş, hicret sonrası da ilk olarak Mescidi Nebevi’nin inşa çalışmalarına başlamıştı. İslam tarihi boyunca da müminler gittikleri ve yaşadıkları her yeri Kabe’nin şubeleri olan, camilerle süslemişlerdir. Nitekim yıllar önce Almanya’ya gelen ve burayı vatan edinen kardeşlerimiz de, Peygamberimiz ve ashabının yaptığı gibi yaşadıkları yerlerde ilk olarak mescitler inşa etmişlerdir. Camiler tarihten günümüze sadece ibadet mekânı olarak değil, eğitim-öğretim faaliyetlerinin yürütüldüğü, birlik ve beraberlik duygularının pekiştirildiği, sosyal ve kültürel etkinliklerin düzenlendiği mekânlar olarak insana hizmet anlayışıyla inşa edilmiştir. Dünyanın dört bir yanında camilerimiz vesilesiyle bir araya gelebilen İslam ümmeti, birbirine kenetlenip cumaların, bayramların, mübarek gecelerin huzurunu cemaat ve bütünlük anlayışıyla yaşamaktadırlar.

Muhterem Kardeşlerim!
Almanya’da da bizden öncekiler malıyla, mülküyle, gönlüyle muhabbet ve sadakatıyla, her türlü zorluğa rağmen bıkmadan yorulmadan, ibadet aşkıyla camilerimizi inşa ettiler. Hizmet eden tüm kardeşlerimizi minnet ve şükranla yâd ediyor, vefat etmiş olanları ise rahmetle anıyoruz. Bu vesile ile 3 Ekim 2017 tarihinde çeşitli etkinliklerle dernek ve camilerimizin tanıtılmasını sağlayacak ‘Cami Açık Kapı Günü’ düzenlenecektir. Komşularımızdan ziyaret etmek isteyenlere camilerimizin kapısı açık olacaktır. Bu etkinlikler çerçevesinde yapacağımız en güzel şey cami ortamının manevi havası ile dinimizin barış ve hoşgörüsünü hissetmek ve gelen ziyaretçilerimize göstermek olmalıdır. Yüce Rabbim, bizleri insanlığa hayırlı hizmetler sunan salih müminlerden eylesin.   

 

DİTİB Hutbe Komisyonu

 


[1] Al-i İmran 3/96

[2] Müslim, Zühd, 44

Cookies erleichtern die Bereitstellung unserer Dienste. Mit der Nutzung unserer Dienste erklären Sie sich damit einverstanden, dass wir Cookies verwenden.

We also use analytics & advertising services. To opt-out click for more information.