İsraf Haramdır

بِسْمِ اللهِ الْرَّحْمَنِ الْرَّحِيمِ

وَالَّذِينَ إِذَا أَنفَقُوا لَمْ يُسْرِفُوا وَلَمْ يَقْتُرُوا وَكَانَ بَيْنَ ذَلِكَ قَوَامًا

Bismillâhirrahmânirrahîm
[Rahmân ve rahîm Allah’ın adıyla]
“Onlar, harcama yaptıklarında ne israf ederler, ne de cimri davranırlar. Bu ikisi arasında bir yol tutarlar.”

 

[Furkân sûresi, âyet 67]


Muhterem Müminler,

Bir gün sevgili Peygamberimiz (sav) abdest almakta olan Sa’d b. Ebi Vakkas’ın yanına uğrar. Abdest esnasında onun suyu fazla kullandığını görür ve ikaz ederek “Bu ne israf?” buyurur. Sa’d, “Abdestte de israf olur mu ya Resulallah?” diye sorunca efendimiz (sav): “Evet, akan bir nehirden bile abdest alsan israf olur” şeklinde karşılık verir. [1]

Değerli kardeşlerim,

Okuduğum âyet-i kerîmede Yüce Rabbimiz, mü‘minlerin özelliklerini anlatırken şöyle buyurur: “Onlar, harcama yaptıklarında ne israf ederler, ne de cimri davranırlar. Bu ikisi arasında bir yol tutarlar.” [2] Başka bir âyetinde ise Cenab-ı Hak, “Akrabaya, yoksula, yolda kalmışa haklarını ver! Malını israf ile saçıp savurma! Zira saçıp savuranlar, şeytanın dostları, kardeşleridir.” [3] buyurmaktadır. Bu ilâhî beyânlardan ve Efendimizin ikazlarından anlıyoruz ki, mü‘min, dünya hayatında cimrilikten ve israf hastalığından, saçıp savurmadan, dengesiz harcamalardan uzak durarak orta yol üzerine olmak zorundadır.

Bunun yanında bize verilen nimetler asla sonsuz ve sınırsız değildir. Üzerinde yaşadığımız şu dünya, bize hayat kaynağı olan ormanlar, aldığımız nefes, sahip olduğumuz evlatlarımız, evlerimiz, sağlığımız birer emanettir. Bunları kullanırken rızay-ı ilâhî doğrultusunda kullanmamız gerekir.

Muhterem kardeşlerim,

Modern dünyada insanlık kendi kabuğuna çekilmiş tamamen bencilleşmiştir. Merhamet, başkalarının dertleriyle hemdert olma, yardım elini uzatma gibi duygular kaybolmuş, düzenlenen alışveriş günleri, indirim günleri, yoğun reklamlarla desteklenen kampanyalar neticesinde, kontrolsüz tüketim başlamıştır. Sorumsuz bir şekilde her şeyi tüketiyoruz. Hayatımız ve ömrümüz akıp giderken gençliğimizi, sağlığımızı, zamanımızı zenginliğimizi, geleceğimizi, her şeyimizi israf ediyoruz. İsraf ve savurganlık, bugün hayatımızın hemen her tarafını kuşatmış durumdadır. Çocuklarımıza aldığımız oyuncaklardan en büyük nimet olan ekmeğe, Evlerimizdeki mobilyalardan içtiğimiz suya varıncaya kadar her şeyimizde malesef israf ediyoruz.

Değerli kardeşlerim,

Özellikle iki nimetin israfında kaybımız çok daha büyüktür. Bunlar sağlık ve boş zamandır. Hiç düşündük mü ömrümüzü nerede harcıyoruz? Bir günün kaç dakikasını dinimize veya dünyamıza faydalı şeylerle geçiriyoruz. Saatlerce seyredilen filmler, terk edemediğimiz diziler, kahvehane köşelerinde kaybettiğimiz zamanlar, dedikodu meclisleri israf değil de nedir? Alıp verdiğimiz her nefesin hesabı bizden sorulmayacak mı? Ya kaybettiğimiz sağlığımıza ne demeli. İçkiyle, sigarayla, dengesiz beslenme ile heba ettiğimiz sağlığımız israf değil mi?

Kardeşlerim,

İsraf etmek günahtır. “Allah israf edenleri sevmez.” [4] Çünkü israf, rızkı veren Allah‘ın nimetlerine karşı saygısızlıktır. Hutbemi Efendimizin sözüyle bitirmek istiyorum; “İnsanoğlu kıyamet günü beş şeyden hesaba çekilmedikçe yerinden kımıldayamayacaktır; Ömrünü nasıl tükettiğinden, gençliğini nasıl yıprattığından, malını nerede kazanıp nereye harcadığından ve öğrendiği bilgilerle nasıl amel ettiğinden.“ [5]

Cenab-ı Hak bizleri israf ve cimrilikten uzak duran kullarından eylesin.

[1] İbnMâce, Tahâret, 48.
[2] Furkân, 25/67.
[3] İsrâ, 17/26-27.
[4] En’âm, 6/141.
[5] Tirmizî, Sıfatü’l-kıyâme, 1.

HALİT AÇIKEL
Kirchheim unter teck / Stuttgart

Cookies erleichtern die Bereitstellung unserer Dienste. Mit der Nutzung unserer Dienste erklären Sie sich damit einverstanden, dass wir Cookies verwenden.

We also use analytics & advertising services. To opt-out click for more information.