Geleceğimizin Teminatı: GENÇLERİMİZ

                                                                                                                                                                   رَبِّ اجْعَلْنِي مُقِيمَ الصَّلاَةِ وَمِن ذُرِّيَّتِي رَبَّنَا وَتَقَبَّلْ دُعَاء

 


Bismillâhirrahmânirrahîm
[Rahmân ve rahîm Allah’ın adıyla]




Değerli Kardeşlerim!

Peygamber Efendimiz (s.a.s.), bir gün gençlerin yoğun bulunduğu bir ortamda, “Allah, gayr-i meşrû istekler peşinde olmayan genci çok sever."1 sözüyle onları müjdelemişti. İşte bu müjde, gençlerin hayat pusulasında önemli bir etken oldu. İlk Müslümanların çoğunluğunu oluşturan gençler, ışığa koşan pervaneler gibi Allah Resulünün etrafında toplanarak, onun en sâdık yardımcıları arasında yer aldılar. Gönülleri Allah ve peygamber sevgisiyle dolu bu gençler Bedir, Uhud ve Hendek başta olmak üzere Müslümanların  karşılaştığı her türlü zorluğa göğüs gerdiler. Bu sadakat ve hizmetin karşılığı olarak birçoğu daha dünyada iken cennetle müjdelenerek kendilerinden sonra gelen nice yiğitlere örnek oldular.

   
Muhterem Kardeşlerim!

Kerim Kitabımıza baktığımızda; Hz. Lokman’ın, “Yavrum! Namazı dosdoğru kıl. İyiliği emret. Kötülükten alıkoy.”2 ,  Hz. İbrahim’in, “Rabbim! Beni namaza devam eden bir kimse eyle. Soyumdan da böyle kimseler yarat.”3,  Hz. Zekeriya’nın “Rabbim! Bana katından temiz bir nesil bahşet.”şeklindeki temiz nesil taleplerini görürüz.
 
Elbette ki bütün bu yakarış ve istekler; emanete riayet edecek, yeryüzünü imar edip fitne ve fesada onurlu bir duruşla karşı koyacak bir nesil oluşturma çabasının tabii sonucuydu. Zira toplumların ayakta kalmasını ve bekasını sağlayan en önemli güç, nesebi temiz, millî ve manevî değerlerine bağlı, özgüven sahibi,  gayretli ve nitelikli bir genç nüfusa sahip olmaktır.


Kardeşlerim!

Neslin yetiştirilmesi kutsal bir görevdir. Bu vazifeyi Allah bizlere tevdi etmiştir. “Hiçbir baba, çocuğuna, güzel terbiyeden daha üstün bir hediye veremez.5  buyuran Resulullah Efendimiz de bu vazifenin önemine işaret etmiştir. Ama ne hazindir ki, çoğu zaman söz söylemeye kıyamadığımız evlatlarımızın yanlışlarını görmezden gelebiliyoruz. Geçici mutlulukları uğruna onların ebedi mutluluklarını ihmal edebiliyoruz. Oysa bizler en büyük kayıplarımızı, üzerimize düşen sorumluluklarımızı ihmalden yaşamaktayız.


Değerli Kardeşlerim!

Yüce Kitabımızda, insan onurunu zedeleyen her türlü kötülüğe karşı ibadetin bir kalkan olduğu haber verilir.6 Öyleyse bu ilahi tespite kulak vererek kendimizi ve çocuklarımızı ibadet kalkanı ile her türlü tehlikeden koruyalım. Gönüllerimizi vahyin ulvî ikliminde, Kur’an ahlakı ve Peygamberimizin sünneti ile tezyin edelim. Evlatlarımızın gerek imânî, gerekse diğer hususlarda eğitimini öncelikle ailede anne-babadan alacaklarını unutmayalım
 
Kıyamet günü arşın gölgesinde barınacaklar arasında Rabbine ibadet ederek yetişen gençleri de sayan Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in bu müjdesi bizleri hayra, güzelliğe ve Allah’a ibadete teşvik eden manevi bir güç olsun.7



Hutbe Komisyonu


1. Ahmed   b.  Hanbel ,Müsned, IV , 151.
2. Lokmân, 31/17.
3. İbrahim, 14/40.
4. Âl-i   İmrân, 3/38.
5. Tirmizî , Birr, 33.
6. Ankebût, 29/45.
7. Buhâri, Ezân,36.

Cookies erleichtern die Bereitstellung unserer Dienste. Mit der Nutzung unserer Dienste erklären Sie sich damit einverstanden, dass wir Cookies verwenden.

We also use analytics & advertising services. To opt-out click for more information.