3 Şubat Cuma gününü Cumartesiye bağlayan gece âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz Muhammed Mustafa’nın (sas) dünyaya teşrifleri bütün İslam dünyasında olduğu gibi Almanya’da da Müslümanlar tarafından coşku ile anıldı. Camilerde yapılan programların önplanda olduğu mevlid kutlamalarında TRT, İstanbul-Zurich ve Berlin’den olmak üzere üç yerden ortak mevlid programı yayınladı.
Belin Şehitlik Camii’nde yapılan yayında, Dini Yüksek İstişare Kurulu ve DİTİB Başkanı Prof. Dr. Ali Dere yaptığı konuşmada şunları söyledi:
Kıymetli Kardeşlerim,
Bu gün, 1441 yıl önce gelişi ile dünyamızı şereflendiren, güzel ahlakın öncüsü, ulvi hakikatin sözcüsü, hak yolun baş davetçisi, muhtaç ve güçsüzlerin hamisi, gerçek adaletin hakimi, hidayet rehberi, bilgi ve bilmenin mürşidi, rahmet pınarı Efendimiz Muhammed Mustafa (sas)‘ın, bu kutlu doğumlarını bir kez daha ona bağlılık ve ihtiramlarımızla anıyor, kendisine mülaki olmamış biz Almanya’da yaşayan ümmetinden en güzel salatı, selamı ve tahiyyatı, buradan Berlin Şehitlik Camii’nden onun pak ruhuna, maneviyatlarına gönderiyoruz.
Değerli Kardeşlerim,
Bu öyle bir kutlu doğuş, öyle bir örnek geliş ve öyle bir davetin başlangıcı ki, ışığı, aydınlığı, sıcaklığı geçen zamana rağmen, akan mekana rağmen, gittikçe artıyor, gittikçe büyüyor, gönüllere sevgi, dünyaya rahmet, bütün bir insanlığa umut oluyor, çare oluyor. Mümini, şairi, edibi, duyanı, tanıyanı, düşünürü, gönlü onun sevgisi ve hasreti ile dolan, taşan aşıkların göz yaşı, bu başlangıcı, bu doğuşu en öz sözlerle terennüm, onun büyüklüğüne şahitlik ediyor.
İyiki doğdun ya Resullah, senden önce gündüz, senden sonra gece yok,
Seni tekrarlamak, aldığımız nefesleri tekrarlamaktan bin kat daha aziz,
zaten sensiz ve senden habersiz alınan her nefes varlığın değil, yokluğun soluğu!!! diyor şair.
Nasıl demesin, o Allah Elçisi ki Kur’an’ın ifadesiyle:
“And olsun,size kendinizden öyle bir peygamber gelmiştir ki,sizin sıkıntıya uğramanız O’na çok ağır gelir. O, size çok düşkün, müminlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir.” (Tevbe,128) Bağlılarına düşkün, şefkatli, bütün bir insanlığın sıkıntılarına üzülen, sahiplenen, korumasına alan, hikmetli, şefkatli ve şefaatli bir peygamber.
Büyük Alman Devlet Adamı Bismarck bu kutlu elçi için: “Ben şunu iddia ediyorum ki, Hz. Muhammed en seçkin bir kıymettir. Seninle aynı asırda bulunamadığımdan dolayı üzgünüm Ey Muhammed“ der;
seçkin Alman düşünürü ve şairi Johann Wolfgang von Goethe: “Biz Avrupa milletleri, büyük medenî imkânlarımıza rağmen, Hz. Muhammed’in son basamağına varmış olduğu merdivenin daha ilk basamağındayız.” itirafında bulunur.
Bu seçkin peygamberin yolunun bağlılarına, nerde yaşarsak yaşayalım, bu rahmet peygamberini anmak, anlamak, anlatmak, örnek alıp davranışlarımızda yaşatmak, ondan aldığımız örneklerde hayat bulmak en büyük bahtiyarlık, ayrıcalık değil mi?
Peygamber gibi açık bir yol gösterici olmadan hayatın girift ve zorlu yollarında kolay yön bulunabilir mi? Hakikate kolay erişilebilir?
Dünyaya seslenen rahmeti, sevgiyi, içinde yaşadığımız sorunlarla boğuşan dünyamıza sunmak vazifemiz değil mi?
Bu yüce Peygamber iyi tanınmadan, sadece ümmetiyiz diyerek övünerek, tanımayanlara anlatılabilir mi?
Davranışlarımız peygamberi olmadan, onu anlatan sözlerimiz ikna edici olabilir mi?
İşte Değerli Kardeşlerim,
Doğumunu andığımız, gönlümüzde sakladığımız efendimiz, aslında, zorluklara karşı, sapmalara karşı, yanlışlara karşı bizi tutuyor, koruyor, temel ve temiz bir inanç ile evrensel bir değerler manzumesi etrafında bizleri bir araya getiriyor, ümmet kılıyor.
Bu kutlu doğumun, bu kutlu gelişin, hepimize Almanya’ya, Türkiye’ye, bütün bir insanlık ailesine bir kez daha yeniden bir rahmet nefesi, saygı, anlayış ve kardeşlik daveti, her türlü şiddet, zulüm, ayrımcılık ve insanlık düşmanlıklarına karşı top yekün bir dayanışma çağrısı olmasını niyaz ediyor, Berlin Şehitlik Camii’nden bütün kardeşlerimizin Mevlit Kandillerini tebrik ediyor, hayırlara vesile olmasını niyaz ediyorum.”
Berlin’de Coşkulu Mevlid Kandili
