Asr Suresi ve Zamanı Değerlendirme

PDF-Dosyası Cuma Hutbesi (PDF)

وَالْعَصْر إِنَّ الْإِنسَانَ لَفِي خُسْرٍ إِلَّا الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَتَوَاصَوْا بِالْحَقِّ وَتَوَاصَوْا بِالصَّبْرِ   


Değerli Kardeşlerim!

Yüce Allah’ın insanın sorumluluğuna tevdi ettiği en önemli emanetlerden birisi zamandır. Zira biz hayatı zaman boyutu içinde idrak eder ve yaşarız. Her şey; bütün iyilikler ve kötülükler; hayat ve ölüm, zaman içinde gerçekleşir. Bundan dolayı, zamanı değerlendirmek hayatı anlamlı kılmanın en önemli şartıdır. İşte bu noktada Asr Suresi hayata ve zamana anlam katan mesajıyla karşımıza çıkmaktadır. Zira Asr Suresi, bir yandan ömrün kısalığına, zamanın gelip geçiciliğine dikkat çekerken, diğer yandan da gelip geçici ve kısacık zamanın en iyi nasıl değerlendirilebileceğinin ipuçlarını verir bize. Doğum ve ölüm arasındaki zaman diliminde yaşanan hayat, ancak güzel amel ve salih davranışlar ortaya koymak suretiyle değerlendirilebilir.

Bu yönüyle Asr Suresi, fani olan insana, ebedi hayata hazırlanması için sunulan bir istikamet rehberi ve yol haritasıdır.

Kıymetli Kardeşlerim!

Kültür ve maneviyat dünyamızın önderlerinden Yunus Emre de “dem bu demdir, dem bu dem” derken, akıp giden zamana karşı ayakta durmanın ancak şimdiki sorumluluklarımızın farkında olmamızla mümkün olacağına işaret etmişlerdir. Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) de “Sonra yaparım diyenler hep kaybetmişlerdir.” buyurarak bugüne ait sorumluluklarımızı hesapsızca ertelemenin ve belirsiz yarınlara bırakmanın insanı nasıl büyük bir kayba uğratacağına işaret etmiştir.  Çünkü geçmiş zaten geçmiştir, gelecek de henüz insana verilmediğine göre bize düşen şimdiki zamanı en iyi şekilde değerlendirmek olmalıdır. Nitekim Peygamberimiz (s.a.v.) bir başka hadislerinde şöyle buyurmaktadırlar:

“İnsanların çoğu şu iki nimetin kadrini bilmekte aldanmışlardır: Sıhhat ve boş vakit.”2

Aziz Mü’minler!

Kaybedilen mal, mülk veya servet zamanla tekrar kazanılabilir; fakat kaybedilen zaman, ömür sermayesi asla geri getirilemez.

İnsana verilen sayılı nefeslerle sınırlı ömrü gaflet içinde geçirenler, ahirette pişmanlık duyup salih amellerde bulunmak üzere tekrar dünyaya dönmek isteyecek, fakat bu mümkün olmayacaktır. Kur’an bu gerçeğe şöyle işaret etmektedir:

“Nihayet onlardan birine ölüm gelince, “Rabbim! Beni dünyaya geri gönder ki, terk ettiğim dünyada salih bir amel yapayım” der. Hayır! Bu, sadece onun söylediği (boş) bir sözden ibarettir.”3

Günlük dilimizde yaygınca kullanılan ve boş işlerle uğraşıldığında sıklıkla söylenen “vakit öldürmek” ifadesi aslında garip bir tezata işaret eder. Gerçek şu ki; “vakit öldürmek” mümkün değildir, ama kıymeti bilinmeyen vakit insanın ömrünü öğüten bir değirmen gibidir. Merhum şairin bir mısraında söylediği gibi:

Âkıl isen can gözün aç, tut kulak şu sözüme:
Bir değirmendir bu dünya, öğütür bir gün bizi.

Yeni bir yıla girerken Asr Suresi’ni okumanın ve anlamanın yeni yılın en önemli ödevi olması gerektiği âşikardır.

İman ve salih amel dolu bir yıl dileğiyle Cumanız mübarek olsun.

 

Süleyman Altıntaş
Köln Din Görevlisi

 

1. Asr Suresi, 103/1-3
2. Buharî Rikak 1
3. Mu’minun, 100

Cookies erleichtern die Bereitstellung unserer Dienste. Mit der Nutzung unserer Dienste erklären Sie sich damit einverstanden, dass wir Cookies verwenden.

We also use analytics & advertising services. To opt-out click for more information.